Stellar Blade, son zamanların en popüler oyunlarından biri haline geldi. PlayStation’un yayıncılığını, Koreli stüdyo Shift Up’ın ise geliştirmesini üstlendiği yapım özellikle karakter modellemeleriyle son dönemde sıkça konuşulan oyunlardan biri olmayı başardı. Biz de bu yazımızda, geçtiğimiz günlerde çıkış yapan Stellar Blade’in PC sürümünü inceledik.
Stellar Blade, Dünya’nın Naytiba adlı yaratıklar tarafından ele geçirildiği uzak bir gelecekte geçiyor. Hayatta kalanlar uzaya kaçmış ve ara sıra Naytiba’ları temizlemek için Dünya’ya ekip yolluyor. Biz de Eve adında biri olarak Dünya’ya gönderiliyoruz. Ancak biz daha yere inemeden ekibimiz yok ediliyor. Hayatta kalmayı başaran Eve’in amacı tüm Naytiba’ların lideri olan yüce Naytiba’nın işini bitirmek.

Souls-Like baharatı katalım:
Stellar Blade, ilk bakışta oynanış olarak bana Star Wars: Jedi Fallen Order‘ı andırdı. Eve’in elindeki silahla, doğru zamanda blok yaparak düşmanların işini bitirmeye çalışıyorsunuz. Blok yapamayacağınız saldırılar da belirli renklerde yanıyor. Bu oyunun ana kilit noktası blok yapmak, doğru zamanda kaçınmak ve doğru tuşa basmak denilebilir. Oyundaki canavarlar birkaç çeşite sahip. Minyon Naytiba’lar, Alfa Naytiba’lar gibi. Aralarında en güçlüsü Alfa Naytiba’lar.
Minyon dediğime bakmayın, her bir düşman tehlikeli ve sizlere vurduğunda canınızın büyük bir kısmını götürebilecek yeteneğe sahip. Bu yüzden oyunun geliştiricileri de oyuna zorluk modları eklemiş. Şayet küçük düşmanlarla uğraşmak istemiyorsanız kolay zorluğa alabilirsiniz. Oyun istediğiniz vakit zorluk değiştirmenize olanak sağlıyor.
Stellar Blade’de, souls oyunlarında olduğu gibi dinlenme noktaları bulunuyor. Uzun bir ara sahne izlemediyseniz, genellikle oyunu bu noktalardan kaydediyorsunuz. Yani öldüğünüzde birkaç dakika öncesinden yeniden başlama ihtimaliniz var. Bu dinlenme noktalarından, etrafta topladığınız kaynaklarla ve kazandığınız yetenek puanlarıyla Eve’i güçlendirmeniz de mümkün. Bu da oyunda bir yetenek ağacının bulunduğu anlamına geliyor. Ancak bu yetenek ağacı açıkçası bana fazla sıradan geldi. Daha fazla hasar verme ya da yeni tuş kombinasyonları açmak gibi oldukça temel geliştirmeler içeriyor. Bu noktada oyuncunun aklına şu soru geliyor: “Zaten bunlar en başta oyunda olması gereken şeyler değil miydi?”

Hikayede ilerliyoruz ama hep aynı şey:
Oyunun en büyük eksisi hikaye ve oynanış anlamında modern hissettirmemesi. Sizlere Eve’in amacının yüce Naytiba’nın işini bitirmek olduğundan bahsetmiştim. Tabii bu iş öyle kolay değil. Geliştiriciler hikayeyi olabildiğince uzatmak ve karmaşık hale getirmek istemiş. Hatta oyunun ilk altı saati boyunca ne yaptığınızı bile bilmiyorsunuz. Eve olarak kapsülden çıkıyorsunuz, her yer Naytiba ve başlıyorsunuz etraftaki Naytiba’ları kesmeye. Ama oyun bunu bile yaparken bazı noktalarda çuvallamayı başarıyor. Neden mi? Günümüz ek görevleri bu oyunun hikaye moduna eklenmiş. Bir açık dünya oyunu oynarken rastgele bir NPC’ye denk gelirsiniz ve sizden rastgele bir şeyi bulmanızı veya birinin işini bitirmenizi ister ya? İşte bu Stellar Blade’in tüm oynanışına yedirilmeye çalışılmış.
Oyunun ilk altı saatinde, Eve olarak bir Alfa Naytiba’nın peşine düşüyorsunuz. Yanınızda da Drone kullanan yardımcınız Adam var. Bu süreçte oyun, çizgisel dünyasında sizi meşgul edecek görevler vermeye çalışıyor.
“Eve, buradan geçmemiz gerek ancak köprü tıkanmış, üç tane kart bulmamız lazım!”
Hadi bakalım, yuvarlak haritada alternatif yollardan gidip üç kart ara.
“Eve, üç kartı bulduk ama onay kodu lazım!”
Bu kez de sağda solda ceset aramaya başlıyorsunuz. Yahu, bırak azıcık bir akayım! Oyunda sürekli bir tempoyu yavaşlatma çabası var. Bir anime izliyorsunuz ama animenin ilk 18 bölümünün filler olduğunu hayal edin. Öyle bir başlangıç sunuyor.

İlk altı saatin ardından Stellar Blade:
En nihayetinde, oyunun ilk altı saatini geçmeyi başarırsanız, karşınıza Orcal adında biri çıkıyor ve size hikayeyi anlatıyor. Geliştiriciler de “Buraya kadar geldin madem biraz hikaye anlatalım” diye düşünmüşler. Eve, tüm Naytiba’ları durdurmak istiyor ama işi hiç kolay değil. Öncelikle bir yuvanın kilidini açması gerekiyor. Bunun için 4 Alfa Çekirdeği’ni birleştirip Ana Çekirdek’i ortaya çıkarmamız lazım. Tabii bu da kolay değil! Çünkü Eve’in önce yapması gereken başka işler var: üç hiper pil bulmak!
Xion, dünyada hayatta kalan son insanların yaşadığı bir şehir. Ancak insanların çoğu derin bir uykuya dalmış durumda. Burada birbirimize yardımcı olma durumu var. Orcal’a hiper pil getirdikçe, Alfa Naytiba’ların konumunu bulabileceğimizi söylüyor. Ayrıca hiper piller sayesinde Xion’a enerji verip insanları uykudan uyandırabileceğimizi de belirtiyor. Eve de bunu seve seve kabul ediyor ve yarı açık dünya yolculuğumuz burada başlıyor.
Stellar Blade daha sonra oyuncuya serbestçe dolaşma imkanı sunmaya başlıyor. Oyuncu artık hikayede ek görev yapabilir ve etrafta serbestçe takılabilir. Ben ilk olarak ek görevlere gitmek istedim. Bunlardan biri, bir kişiye yardım etmek için gerekli parçaları temin etmekle ilgiliydi. Burada Lily’e parçaları sormamız gerekiyor, ancak ortada Lily yok! Yaklaşık 15 dakikamı Lily’i bulmakla harcadıktan sonra pes ettim ve “Ana hikayede biraz daha ilerleyeyim” dedim. Meğer Lily’nin ortaya çıkması için biraz daha oynamak gerekiyormuş. Burada ister istemez düşünüyorsun: “O zaman neden ek görev yapma açıldı ki?”
Artık etrafı keşfetmeye başladığınızda Stellar Blade biraz daha eğlenceli gelmeye başlıyor, çünkü artık kontrol tamamen sizde. Yine de Stellar Blade’in çok da ciddi bir oyun gibi gelmediğini unutmamak gerek. Örneğin, yapacağınız ek görevlerden biri şehre elektrik vermek olabilir, ya da karakter kişiselleştirmeyi açmak için berbere 3 adet bakım eşyası götürmeniz gerekebilir. Şahsen etraftaki üç bakım eşyasını bulunca Eve’in saç modelini artık değiştirebiliyor olmak hoşuma gitti ama bir yandan da düşünüyorsun, sadece bu ek görev için yaklaşık bir saat harcamama değdi mi, gerçekten?

Kısaca Stellar Blade:
Stellar Blade, her ne kadar ilk dakikalarında “Bu oyun nereye gidiyor acaba?” dedirtse de, sabredene bir miktar keyif vadediyor. Görselliği etkileyici, dövüşler zaman zaman keyifli ama görevler ve tasarım tercihleri bazen insanı yorabiliyor. etrafta Naytiba kesip duruyorsunuz, bulduğunuz parçalarla karakterinize hasar artışı ekliyor, yetenek ağacına puan basıyor, yeni hareketler açıyor, kıyafet topluyor, loot peşinde koşuyorsunuz. Eğer “Saç modelimi değiştirebilmek için bir saat parça ararım” diyorsanız, bu oyun tam size göre. Ama beklentiniz derin bir hikaye, sağlam bir tempo ve akıcı bir ilerleyişse, Stellar Blade sizi biraz bunaltabilir.
Zorluk konusunda da bir parantez açmak lazım. Oyundaki düşmanlar acımıyor, canı anında bitiriyor, refleks istiyor. Ama isterseniz zorluğu düşürüp biraz daha klasik bir aksiyon temposuna geçebiliyorsunuz.
Yine de sonunda düşmanların işini bitirip yola devam etmek, bazılarına yeter de artar bile. Kendi adıma konuşursam aynı döngüye çok takıldığı için zaman zaman bunaldım diyebilirim. Denemeye değer mi? Burası size kalmış.

Daha fazla haber ve incelemelerimiz için sitemize ve sosyal medya hesaplarımıza göz atmayı unutmayın!
Stellar Blade
İşin sonunda Stellar Blade derin bir hikaye sunmasa da görselliği ve aksiyonuyla vakit geçirmek isteyen oyuncular için yeterince tatmin edici bir deneyim sunuyor.
Artıları
- Oyunun optimizasyonu oldukça iyi
- Kolayca değiştirilebilen zorluk seviyesi
- Görsel olarak tatmin edici
- Akıcı ve keyifli aksiyon
Eksileri
- Hikaye zayıf ve karmaşık ilerliyor
- Görev tasarımları tekrar ediyor
- İlk saatler oyuncuyu içine çekemiyor