Yazar: Uğurcan

Smile serisinin yönetmeni Parker Finn, en sevdiği korku filmini açıkladı. Yönetmen, Variety’nin “Tüm Zamanların En İyi 100 Korku Filmi,” listesi kapsamında bir deneme yazısı yazdı. Bununla birlikte en sevdiği filmin 1980 yapımı meşhur “The Shining” olduğunu açıkladı. Stanley Kubrick’in The Shining filmi sadece en sevdiğim korku filmi değil, aynı zamanda muhtemelen tüm zamanların en sevdiğim filmidir. Sinefiller ve akademisyenler The Shining’i o kadar çok tartıştı ve inceledi ki bu, Kubrick’in başyapıtının ne kadar etkili ve duygusal açıdan derin olduğunu daha da pekiştiriyor. Filmin inanılmaz derecede korkutucu, soğuk ve insanlardan nefret eden tonu, Jack Nicholson ve Shelley Duvall’ın ikonik performansları, izleyiciyi…

Daha Fazla Oku

2024’ün Ekim ayı geldi çattı ve sinema dünyası bu ay yine dolu dolu bir ay sunuyor bizlere. Sonbahar, benim de dahil olduğum birçok kişi için film izlemek adına en güzel zamanlardan biri. Havalar serinledikçe sinema salonlarının sıcak atmosferi daha bir cazip hale geliyor. En önemlisi de, bu ay beyaz perdede izleyecek bir şeyler bulmakta zorlanmayacağız. Bu nedenle Ekim ayında izleyebileceğiniz 5 film bir araya getirdik. Joker: Folie à Deux Biliyorum, Joker: Folie à Deux’dan yeterince bahsettim. Eğer sitede yayınlanmış olan incelememizi okuduysanız, bu filmi pek de beğenmediğimi biliyorsunuzdur. Buna rağmen arada bir çıkan tartışmalı filmlerin sinemada gidip deneyimlenmesi gerektiğini düşünüyorum.…

Daha Fazla Oku

Todd Phillips’in “Joker: Folie à Deux” hakkında yaptığı açıklamalar, filmin ilkinden çok farklı olacağı ve riskler barındırdığı yönündeydi. Phillips, müziğin her zaman Arthur Fleck’in iç dünyasının bir parçası olduğunu ifade etmişti. Bu film müzikal olarak duyurulduğunda haberi oldukça olumlu karşılamıştım. İlk filmin hayranı değildim ve ikinci filmin çekilmesine ciddi anlamda karşıydım, fakat deneysel bir işe asla hayır diyemezdim. Joker ve Harley Quinn gibi karakterler de, müzikal temasına mükemmel bir şekilde oturuyorlardı. İkilinin paylaştığı kaotik, bozuk zihinsel durumu yansıtmak için müzikalden daha iyi bir seçenek düşünülemezdi. Bu tür bozuk ve dengesiz karakterlerin içsel dünyalarını dışa vurmak, müzik ve dans aracılığıyla kaosu…

Daha Fazla Oku

Sonbaharda, Beetlejuice Beetlejuice, 111M$ ilk hafta sonu hasılatıyla Eylül ayının en iyi gişe başlangıcını yaptı. Eğer tahminler doğru çıkarsa, bu durum Venom serisinin çıkacak son filmiyle değişecek. Venom: The Last Dance, ilk hafta sonunda en iyi ihtimalle 120M$ gişe hasılatı elde etmesi öngörülüyor. Önceki iki film olan Venom ve Venom: Let There Be Carnage ise ilk hafta sonunda 80M$ ve 90M$ hasılat elde etmişlerdi. Venom: The Last Dance 120M$’lık bir açılış yakalarsa, bu sadece serinin rekorunu kırmış olmayacak. Bununla birlikte serinin önceki filmlerinin toplam iç hasılatını geçme potansiyeline de sahip olacak. Filmin 250-300M$ arasında iç hasılat elde etmesi çok muhtemel.…

Daha Fazla Oku

Bane ve Deathstroke filmi geliyor! Çizgi roman dünyasının iki ikonik kötü adamı, Deathstroke ve Bane, beyaz perdede buluşmaya hazırlanıyor. Bane, ilk olarak, “Batman: Vengeance of Bane #1” (Ocak 1993) sayısında yer almıştı. Karakterin yaratıcısı Chuck Dixon ve Doug Moench, çizeri ise Graham Nolan’dı. Bane zaman içinde değişim gösterirken karakter farklı medyalarda yaşamaya devam etti elbette. 1997 yılı yapımı Batman & Robin’de ve 2012 yapımı The Dark Knight Rises’da yer aldı. Bununla birlikte sayısız animasyon ve video oyununda da yer almıştı. Deathstroke ise onun kadar şanslı değildi. İlk olarak “The New Teen Titans #2″da (Aralık 1980) ortaya çıktı. Marv Wolfman ve…

Daha Fazla Oku

Bir eserde Zack Snyder ismini görmek, içimde tarifi mümkün olmayan bir ruhsuzluk hissi yaratıyordu. Benim için Batman v Superman: Dawn of Justice ile başlayan bu süreç, son yıllarda iyice durulmuştu. Bunun esas sebebi, Zack Snyder’in görünürlüğünün azalması kadar, benim içimde de bir şeylerin değişmiş olmasıydı. Zack Snyder, benim gözümde Watchmen kredisini harcamıştı ve artık onun isminin geçtiği eserleri ciddiye alamıyordum. Bu nedenle, ilk fragmanı beğenmiş olsam da Twilight of the Gods’da onun adını görmek, esere önyargıyla yaklaşmama neden oldu. Asıl soru, Twilight of the Gods benim ve birçok insanın paylaştığını düşündüğüm bu önyargıyı kırmaya değecek bir eser mi? Hadi cevabını…

Daha Fazla Oku